SIRADIŞI FİRAVUN AKHENATON İMAN ETMİŞ OLABİLİR Mİ?
Firavunların
Mısır’daki saltanatı 3000 yıldan fazla sürdü ve bu arada 30 hanedanlık sülalesi
birbirini izledi. M.Ö. 1364’e gelindiğinde, 18’inci sülaleden IV. Amonhotep
(Amenophis) babası III.Amonhotep ten tahtı
36 yaşında devraldı. Bu sırada Mısırlılar, başta Amon (Güneş Tanrısı)
olmak üzere birçok Tanrı’ya tapıyorlardı.İsimlerini de hep bu tanrıya atıfta
bulunarak ve onun tanrısal özellik ve üstünlüklerine talip olarak alıyorlardı! IV.Amonhotep
(Akhenaton) babası gibi bir asker değil her şeyden önce bir
düşünürdü.Barışsever ve yumuşak bir üsluba sahipti!Ama cesareti göz ardı
edilemezdi! Zamanının büyük bölümünü Tel El-Amarna’da, karısı Nefertiti’yle
birlikte onu etkisi altına alan yeni bir dinin gerçeklerini bulup uygulamaya
çalışarak geçiriyordu.Aton Dininin etkisi altında Tek tanrıya iman etmiş bir
firavun olarak!
Hz.
Yusuf’tan 2-3 asır sonra Mısır’ın tahtına oturan Akhenaton, tahta çıkışından 5
yıl sonra kendisi 41 yaşındayken Mısır’ın çok tanrılı putperest inanç sistemini
temelinden yıkacak faaliyetlerde bulunmaya başladı.Tek tanrılı bir temeli olan
ve yaratıcı tanrı Aton’un dışında tüm tanrıları reddeden yeni bir inancı
kimseden çekinmeden ve tüm riskleri göze alarak cesurca ortaya koyuyordu!
Halkına tanrının tek ve bir olduğunu, isminin de Aton olduğunu ilân etti. Adını
‘’Aton’un hizmetkârı(kulu)’’ anlamına gelen Akhenaton şeklinde değiştirdi. Bu
dönüşümün etkisiyle yeni dini başkent ,eski başkent Teb’in 500 km. kuzeyindeki
Tel El- amarna ya taşınır ve böylece daha önce hiçbir Tanrı yada Tanrıçaya
adanmamış bakir topraklarda(Amarna) kurulur. Bu yeni dini merkez Amon
rahiplerine karşı girişilen mücadelenin merkezi rolünü üstlenecektir.Amon-Ra
güneş putu iktidarına karşı Tek Tanrıya iman eden Akhenaton un yani “Aton’a
Boyun Eğen”in baş kaldırısı!
Yeni
başkente taşınılır taşınılmaz Teb başkent niteliğini kaybeder.Akhenaton mücadelesinde asla geri adım atmayarak ölümü
dahi göze alarak Aton dışındaki Mısır ilâhlarının isimlerini abidelerin
üzerlerinden,sarayların duvarlarından ,yıllıklardan sildirmeye başlar! Babası
III.Amenhotep’in de bundan kaçamadığı görülür.Teb şehri Uzun süre sonra bu
dönemde ilk kez önemini yitirir.Çünkü Akhenaton, aynı zamanda sırf Amon dan
değil aynı zamanda onun şehrinden de nefret etmekte, onu putperestliğin ve kafirliğin sembolü olarak görmektedir.
Putperestlikle
mücadelesinde çok kararlı olan Akhenaton, Karnak’taki Amon tapınağını kapattı.
Yerine Gematon (Aton’u bulduk) adında başka bir tapınak yaptırdı.Akhenaton’un
kendisinin iman ettiği ve halkının da iman etmesini istediği ilah, yalnızca
Mısır halkının ilahı değil, bütün insanlığın ilahıydı. Bütün evrenin
yaratıcısıydı Canlı cansız her şeyi Güneş’i ve Ay’ı da O yaratmıştı. İlahın
Bir, isminin ise Aton olduğunu halkına ilan etti. Tapınaklardaki bütün putların
kırılmasını, duvarlardaki put isimlerinin kazınmasını emretti. Amenophis
(İmparatorluk tanrısı Amon razı olsun) olan adını Akheneton (-İslamiyet’teki
Abdullah adı gibi-Aton’un hademesi, yani hizmetkarı-Kulu-boyun eğeni-) olarak
değiştirdi.
AKHENATON
UN AĞZINDAN İLAHİLER
Akhenaton
un bu inancı doğrultusunda yazdığı orijinal şiirler şunlardır;
“Tanrı
uludur, birdir, tektir
Ondan
başkası yoktur
Bir tanedir
O’dur her
varlığı yaratan....”
“Bir ruhtur
Tanrı, görünmeyen bir ruh...
Ta
başlangıçta vardı Tanrı,
Tek
varlıktı o.
Hiç bir şey
yokken o vardı.
Her şeyi o
yarattı
Ezelden
beri süregelen varlığı,
Ebediyete
kadar sürecek,
Gizlidir
Tanrı, kimse görmemiştir onu.
İnsanlara
ve yarattıklarına sır kalır her zaman.”
“Aton…
Gündüz gibi ışıklı Aton.
Gözlerimiz
sana bakıyor. Seni görüyor sana karşı..
Sen, benim
kalbimdesin.
Fakat seni
tanımak istemiyorlar.
Sadece ben,
senin kulun Akhenaton, Seni tanıyorum.
Onlara
araştırma gücü ver!
Senin
gücün, senin planın, sonsuzdur.
Dünya Sana
ait ve Senin.
Çünkü onu
Sen yarattın.”
Bir başka
şiirinde de şöyle der:
“Senin
nûrunla bütün yollar açılır.
Balığın
suda zıplaması, Sen’dendir.
Senin
nurun, ruhların kalbine nüfuz eder!’
-Akhenaton-
Başka bir
şiirde;
“Ey biricik
ilah ki, kuvvetine bir kimse malik değil.
Sen bu arzı
istediğine göre yarattın.
Ve sen
yalnızdın/İnsanlar; büyük, küçük bütün davarlar.
Yeryüzündeki
herşey ki
Ayakları
üzerinde yürür
Ve yüksekle
olan herşey ki
Kanatlarıyla
uçar.
Suriye ve
Nubiye memleketlerinde
Mısır
diyarında
Herkese
layık olduğu yeri seçersin
Bütün
ihtiyaçları verirsin...”
-Akhenaton-
Ayrıca;
Bütün
davarlar otlarla yaşar.
Bütün
ağaçlar ve nebatlar gelişir.
Bütün
kuşlar sazlıklarda kanat çırpar/Kanatlarını seni takdis için açarlar.
Bütün
koyunlar ayak üstü oynar.
Kanatlı her
şey uçar ve hepsi, senin aydınlığın sayesinde yaşar... “
-Akhenaton-
Aton,
yalnızca milletlerin değil, tüm yaşamın kaynağı Nil’in de yaratıcısıdır. Nil ki
halkı diri tutandır ve onu yer altında yaratan Aton’dur. Kabile Tanrılarından
sıyrılan ve evrensel bir Tanrı tasavvurundaki bu ilk nokta Akhenaton un Aton’a
adanmış şiirlerinde açık bir şekilde gözükmektedir. O, tüm milletleri
yaratıcısı olarak, onlara hayat veren olarak değerlidir. Mevsimleri de yaratan
Aton’un reddedilen diğer sözde Tanrılar karşısındaki üstünlüğü de çeşitli
vesilelerle açıklanmaktadır.
HZ.YUSUF (A.S)
VE AKHENATON KARŞILAŞTI MI?
Mısır
üzerinde yapılan araştırmalar, Firavunlar hakkında öğrenilenler, çözümlenen
hiyeroglif yazıları; Kuran’ın, Hz. Musa(A.s)’nın kıssalarında Mısır ve Firavun
hakkındaki anlatımlarını desteklemekte, Kuran’ın anlatımlarındaki inceliğini ve
tarihsel verilerle uyumunu ortaya koymaktadır. Kuran, Hz. Yusuf (A.s) zamanındaki
Mısır hükümdarından “Melik” diye bahseder. Melik Arapça ‘’hükümdar-kral’’ demektir. Fakat Hz. Musa zamanındaki Mısır
hükümdarı “Firavun” olarak anılır. Encyclopedia Britannica, Firavun kelimesinin
kullanılışını şöyle anlatır: “Mısır dilinden per-a’o( büyük ev )aslında eski
Mısır’da sarayın adıydı. Ancak yeni krallıktan itibaren (18. hanedandan başlar:
MÖ 1539-1292) 22. hanedana dek (MÖ 945-730) saygı ünvanı olarak kullanılmaya
başlandı. Daha sonra bu durum değişerek kralın ünvanı haline geldi. Ama daha
önce hiç kullanılmadı.” Görüldüğü gibi Kuran’ın Hz. Musa(A.s) zamanındaki Mısır hükümdarını “Firavun” diye
tanıtırken, daha eski zamanda Hz. Yusuf(A.s) dönemindeki Mısır hükümdarını
“Melik” diye tanıtmasında da bir incelik vardır.
Yani Akhenaton
un yaşadığı zamana baktığımızda bu tanıma uyuyor!
Bu noktada
Akhenaton un Hz.Yusuf (A.s) ile karşılaştığı hatta onun Hz Yusuf (A.s) olduğu
iddiaları saçmadır.Zaten hiçbir dayanakları yok.Yuya isimli birinden
bahsediyorlar .Yuya nın Hikayesi bir çok noktada Hz.Yusuf(A.s) ile tutarlıdır
ve Yuya belki de Hz Yusuf (A.s)olabilir lakin benim araştırmalarım Yuya ile
Akhenaton arasında en az 2 asır olduğudur! Bildiğimiz gibi Yuya nın mumyası
bulunmuş Akhenaton ile ilgili ise sadece şans eseri elde ettiğimiz bilgiler
var elimizde ve bu adamın adı yaşamı ve tarihi putperestler tarafından
yıllıklardan silinmiş.Yani zaman –mekan olarak kronolojik olarak bilmediğimiz
üzerine ancak tahmin yürütebileceğimiz bir zaman dilimi kayıp!
Burada Yuya nın Hz Yusuf(A.s) olması belki Hz Yusuf(A.s) hiç yaşamadı ,hayal ürünü,eski masal kahramanının realiteye çevrilmesi..vb. diyenlere kapak olabilir verileri barındırır lakin Akhenaton ile çağdaş olması bence Zorlamadır.Hz.Yusuf(A.s), Akhenaton ile aynı zamanda yaşamadı!
Burada Yuya nın Hz Yusuf(A.s) olması belki Hz Yusuf(A.s) hiç yaşamadı ,hayal ürünü,eski masal kahramanının realiteye çevrilmesi..vb. diyenlere kapak olabilir verileri barındırır lakin Akhenaton ile çağdaş olması bence Zorlamadır.Hz.Yusuf(A.s), Akhenaton ile aynı zamanda yaşamadı!
Lakin yakın
bir zamanda yaşadı!Hz Yusuf(A.s)tan sonra öğretisi önemli bir süre devam etti
!lakin mısırlılar yine saptılar putperestliğe saplandılar!Bu onları
zalimleştirdi!baskı ve zulümlerini arttırdı!Hz Yusuf (A.s)un İslam öğretisi
zayıfladı ve gizli bir halde sürmek zorunda kaldı!Bu nasıl ve kimlerle sürdü
peki?Cevap Büyük Kraliçe Tiye ve Prenses Nefertiti dir!
AKHENATON U
ETKİLEYEN VE GÖZÜNÜ KARARTIP HER ŞEYİ DEĞİŞTİRMEYE İTEN NEDEN NEYDİ?AKHENATON
KİMLERDEN ETKİLENDİ?
İşte Bu
noktada bu güneş kültü ile sapkın putperest yordam üzerine giden mısır ve
firavunluk çağında bir firavun diğerlerinden farklı davrandı ve Tek tanrıya
imanını itiraf ederek ortaya koydu!Bununla ilgili çoğu masal ve safsata bir çok
iddia var!Fakat Akhenaton un bu inanca bu kadar nasıl bağlanıp siyasi politik
düsturu karşısına alacak,devletin bunun üzerine kurulu tüm sistemini sil baştan
yapacak ve hatta bu değişimin devletin
yapısını da zayıflatarak savaşlarda kötü sonuçlar almasını göze alacak kadar önemli
ve büyük hale getirmiş olmasının nedeni neydi?Buna cevap yazan bazı aptalların
safsatalarında; yok Akhenaton un sahte heykellerinde tipi kayıkmış, çirkinim
diye var olan tanrılara isyan edip tek tanrıya yönelmişmiş te! Yok efendim hep
kızı oluyormuş var olan çokça tanrı ona bir oğul verememiş te kızmış hepsini
silmiş tek tanrıya yönelmiş miş!
Bunlar
bunca büyük değişim ve zahmetin açıklaması olabilir mi Allah aşkına!salaklık
bu!bunu söyleyen nasıl bir zeka ve kafa yapısına sahip acaba!
1- Akhenaton un şans eseri bulunup elde
edilen görselleri farazi ve manipülasyona gayet açıktı!Bu noktada temsili
resimler ile Akhenaton un çirkin şekilsiz olmasına varıp buradan da din
değiştirmeye gittiğini söylemek saçmalıktır!Akhenaton un fiziksel kusuru olsa
bile çağın en güzel kadını nefertiti ye sahipti ve Nefertiti ona aşıktı!diğer
eşi Kiya da dünyalar güzeli bir prensesti kim takar tipi!Çok zorlama
bu!Akhebnatonun yumuşak huylu barışsever yapısı ile tek tanrıcı inancının
getirisiyle eski putperest firavunların kendini tanrı ilan edip şımarıp zalimleşmesi
olayını da reddedip yasaklamıştır!Kendini hizmetkar görmüş egosunu kırmıştır ve
halkı tarafından da sevilmiştir!
2- Akhenaton un Kiya dan oğlu vardı!bunu
bilmeyen mallar Nefertiti den 6 kızı var diye bunu sorun yapmışlar!ama
Akhenaton bunu sorun yapmıyordu! Demek ki bunları söyleyenler hem salak hem
cahil hem de yalancı!
Akhenaten
in neden köklü ana akım inancı ısrarla terk edip çok farklı bir dine yönelmiş
olduğu tüm dünyanın ilgisini çeker...bunun bazı açıklamaları vardır!bunlardan
en önemlilerinden biri kendisi gibi tek bir ilaha tapan ve hatta bir nevi namaz
kıldığı söylenen damadı Smenkhkare ile birlikte bir sefere giderken
konakladıkları bir mağarada buldukları papirüslere yazılmış bazı ayetler olduğu
söylenir!daha sonra Akhenaton un bu gizemli papirüslerde geçen Allah kelamı ve
tek tanrı inancı ile ilgili bazı kökleri kendisi gibi tek bir tanrıya gizli
olarak tapan annesi Tiye den de gizli olarak öğrenip etkilendiği düşünülür! Hz
Yusuf(A.s) eğer Yuya ise yine bazı bağlantılardan onun Akhenaton doğmadan önce
öldüğünü anlayabiliriz elimizde sağlam bir zaman kronolojisi olmasa da
bağlardan şunu görebiliriz; Akhenaton un annesi Tiye ile eşi Nefertiti.
Çünkü Tiye
nin Yuya nın kızı yada torunu olduğu söylenir!Yani Hz Yusuf un soyundan
kızı/torunu olduğu!Hz Yusuf ile ilgili tevratta ‘firavunun babası’ lakabı
anılması da ilginçtir!Akhenaton ise Tiye nin oğluydu!Bir tür namaz kıldığı
tespit edilen Smenkhare de kardeşi!Nefertiti yi kraliçe Tiye haremde tek tanrı
inancına göre yetiştirdi ve onu oğlu Akhenaton un eşi yaptı!Aralarındaki zaman
farkına bakınca ortalama insan ömrü hesaba katılınca da Yuya ile Akhenaton un
karşılşmadığı lakin çok ta uzun bir aralarının olmadığı tahmini 2-3 nesil
olduğu doğrulanmış oluyor!Yuya nın kızıyla/torunuyla bu nesil devam etmiş ve
akhenaton un babasıyla evlenerek Akhenaton a sirayet etmiştir!
2-3 nesil!evet!
Yine yukarıda açıkça değindiğimiz gibi Kur an da Hz Yusuf döneminde mısır
hükümdarına melik dendiği Hz Musa dönemine gelindiğinde ise mısır
hükümdarlarına firavun dendiğini ve bunda bir incelik olduğunu yazmıştık!Burada
tarihi kaynaklarda bu doğrulanıyor ve 18.hanedandan itibaren firavun lakabı
mısırda kullanılıyor.İşte o 18.Hanedan Akhenaton un olduğu hanedanlık.Ondan
hemen önce ise melik lakabı mısır kralı için kullanılmaktaydı!neden çünkü o
zamanlar çoban kral dönemi yaşandı ve mısırı bu krallar ele geçirmişti!Bu
zamana ve bu meliklere ‘’hiksoslar dönemi’’ denir!Yuya eğer Hz Yusuf ise o
dönemde melik ti mısır kralları.Yuya dan sonra mısır kralları firavun
oldular!Firavun olurken de saptılar!İşte bu kur an da çok iyi betimlendi!
Tüm bu
çember içinde Akhenaton firavun olunca tahta geçince 2 nesil gizli kalan ama
halen daha varlığını sürdüren tek tanrılı Aton inancını çekinmeden ortaya
koydu!Hepsi de bu inancın gereğini yerine getiriyordu ve namaz kılıyordu!
ATON TEK
TANRI ANLAMINA GELİR GÜNEŞLE HİÇ BİR ALAKASI YOKTUR!AKHENATON GÜNEŞE HİÇ BİR
ZAMAN TAPMADI!
Aton un
kelime anlamı ‘tek tanrı’ dır!Onun güneşle uzaktan yakından alakası yoktu!
Zaten Akhenaton Amon a karşıydı inanmıyordu ve onu put olarak kabul edip yok
etmeye kalkıştı!Amon-Ra zaten ‘güneş tanrısı’ demektir ve diğer tüm tanrılardan
büyük olarak tapınılan bir puttu! Akhenaton buna karşı dururken nasıl olurda bu
sefer Aton (aten) adı verilen başka bir güneş tanrısına tapar?bu işte
manipülasyon ve yalandır! Sen var olan güneş tanrısı putuna karşı çık git sırf
2 harf değişikliği ile başka bir güneş putuna tap ve bunun için her şeyi yık
değiştir hayatını tahtını tehlikeye sok!Saçmalık bu işte!
Koduğumun Amon
rahipleri ve onların bugüne dek gelen sapkın devamı olan Siyonist Yahudileri ve
hristiyanları bunu yapanlar!çünkü onlar güneşe tapıyor!Sunday kutsal Pazar
güneş günü- Akhenaton un sahte tipi kayık heykellerinde ki hermafrodit(çift
cinsiyetlilik )görüntüsü –hermafrodit yahudi
putu yehova ya atıftır!Elinde tuttuğu söylenen haçımsı sembol alet
hristiyanlığa atıftır!Akhenaton büyü yü kesinkez yasakladı çünkü amon rahipleri
işlerini sahte büyü ve fal sapkınlığı ile yürütüyordu .Resim ve papirüslerin
açıklamasına yorum katarak Akhenaton un büyü ve tanrı dışı doğa üstü etkiye
açık bir inançta gösterilmeye çalışılması Yahudi kabalasına atıftır!Yine sahte
yalan şiirlerle ve resimlerle Akhenaton a halen daha ‘Tanrının kulu hizmetkarı’
olmasına rağmen ona hristiyanlıktaki gibi baba-oğul ile tanrısallık vermeye
çalışan algı yaratmalar İslam ın izlerini sansürleme çabasından başka bir şey
değil.
Aynı Vatikan da gizli kasalarda
saklanan gerçek incilde Allah ve Hz.Muhammed in adının geçmesi ve sırf papanın
ruhbanlık sistemi ve çıkarlarına ters düştüğü için koskoca bir global
hristiyanlık ve Yahudilik sahte İncil ve Tevrat putperestliğinin yıkılması
dünyada her şeyin değişim yer yerinden oynayacağından korkup aynı Akhenaton
zamanındaki amon rahipleri ile Hz İsa zamanındaki kabala rahipleri gibi baş
papaz ve ve mason baş hahamlar bu gerçeği gizliyorlar.Çünkü tüm dünya
insanlarının bunu öğrenmesi demek onların para ve güç tezgahlarının bozulacağı
anlamına gelir ve dünya da yeni ve güzel bir çağ başlar!
İşte
akhenaton adına uydurulmuş masonik sahte bir şiir;
Göklerin
ufkunda belirmen ne kadar güzeldir,
Ey! Hayatın
temelinde yaşayan Aton,
Sen doğu
göğünün ufkunda doğduğunda,
Tüm
memleketi güzelliğinle doldurursun,
Uzaklaşsan
da, ışınların dünya üzerindedir,
Ne kadar
yüksek olursan ol,
Senin
adımlarının izleri gündüzdür,
Sen,
ışınlarını dağıttığın zaman,
Mısır’ın
her iki ülkesi de bayram eder,
Hepsi
uyanık ve ayaklarının üzerindedir,
Çünkü Sen,
onları uyandırmışsındır,
Onlar tüm
organlarını sende yıkarlar,
Ve
kollarını kaldırıp, Sen’i şafakta selamlar,
Sonra tüm
dünyada herkes kendi işini yapar,
Hayvanlar
otlardan zevk alırlar,
Ağaçlar ve
bitkiler çiçeklenirler,
Kuşlar,
kanatları sana doğru ibadet edercesine kalkık,
Bataklıklarda
uçarlar,
Sen
üzerlerinde oldukça onlar yaşarlar,
Kadında
çocuğu Sen yaratırsın,
Ananın
karnında çocuğa Sen hayat verirsin,
Sen ana
rahminde dahi çocuğu besleyensin,
Ne zaman
civciv kabuğu içinde bağırsa,
Sen ona
hayat vermek için nefes verirsin,
Ey Tanrım,
Senin ne kadar çok eserlerin vardır,
Sen!
Ebediyetin hakimi! Senin isteklerin hep iyidir,
Sen yaşamın
ta kendisinin ve yaşam Sen’de yaşar,
Tanrım Sen
yaşamsın ve yaşam ancak sende görülür.
Kendi
devrinde de fazla anlaşılamayan Akhenaton, yüzyıllar sonra bambaşka bir
coğrafyada hepten yanlış anlaşılacaktır yada bilerek yanlış yansıtılacaktır!
AKHENATON
UN TEK TANRILI ATON İNANCININ ANA HATLARI
• Tek ve Mutlak bir Tanrıya inanç vardır.
• O tek tanrı nın bir insani maddi yada
doğa tasviri yoktur.
• O tek tanrının her şeyi yarattığına ve
kainatın tek hükümdarı olduğuna inanılır
• Ruhun varlığı yanı sıra sınav,ahiret
cennet cehennem inancı aynen yer alır
• Mabetlerde resim ve heykeller
yoktur!duvarlarda asla putperest yazılar yer almaz.
• Büyü fal büyücülük put yapmak yasaktır.
• Mabede girmeden ve ibadete başlamadan
önce kısa bir vücut temizliği yapılır.
• İbadet ritüelinde secde hareketi
vardır.İbadetler tek bir tanrıya şükür ve onu yüceltme üzerinedir
• Hayvan kurban edilir
• Erkekler sünnet olurlar
• Domuz eti yemek yasaktır
• cinsel ilişkiden sonra genel tam vücut
temizliği şarttır
İbadet
konusu da ilginç. Her sabah güneş doğmadan önce her öğlen sonrası ve her akşam
üstü tapınakta arada çeşitli zamanlarda olmak üzere toplanan halk günde 4-5
kere hep bir ağızdan, adeta Kelime-i
Şehadet getirir gibi, “Aton’dan başka Tanrı yoktur, Akhenaton onun elçisidir ve
ışığını bize ulaştırır” demektedir. Ayinlerde Firavun Akhenaton ve Nefertiti de
halkla birlikte yer alırlar. Hiçbir şekilde ruhban sınıfı yoktur. Evet, tek
rahip Akhenaton’un kendisidir, ama başka bir aracı yoktur.ifadelerini tekrar
ediyorlar.Bu Allah ve tek tanrı inancının ilk insandan itibaren her çağda her
toplulukta süregeldiğini bize gösterir!bunu görmek istemeyenler ise bu
kanıtlara gözlerini anca kapamakla ve bu gerçeği saptırmakla kalırlar her daim
amon rahipleri kabala büyücüleri hristiyan ve Yahudilerde olduğu gibi…
Akhenaton’un
bu tek tanrı inancı ve baskın putperest mısır inancıyla olan derin ayrım ve
çelişkileri ülkeyi ikiye böler!başkenti farklı bir bölgeye taşıyan Akhenaton
öldükten sonra ise putperestler hemen harekete geçerler ardıl-varis kanununa
uymak zorunda kalırlar ve genç varis
Tutankhaton ve evli olduğu Akhenaton un kızı kraliçe Ankhesapaaton u tahta geçirirler
lakin bu genç varislere baskı uygularlar!Adlarını Tutankhamon ve Aankhesaamon
olarak amon putuna uygun hale getirerek ve amon putu adına irade yayınlamaları
konusunda zorlayarak onlara büyük baskı kurarlar.Lakin yine de azgın
şüphelerinden kurtulamayarak isteksizce tahtta tuttukları genç varisleri
ortadan kaldırırlar!Bir ara firavun olarak önemli bir devlet adamı Ay tahta
çıkar ama ondan da şüphelenirler!Onun yerine ise putperestliğinden emin
oldukları kumandan Horemheb getirilir!Horemheb te iktidarı boyunca tek tanrılı
aton inancını silmek yok etmek için elinden geleni yapar!
Tutankhamon
un mezarını önemsiz arkaya dibe atarlar ve içini kendi sapkın amon putuna göre
dizayn edilmiş resim ve yazılarla doldurup kapatırlar !Tutankhamon böylece
günümüze dek gelebilmiştir Lakin Akhenaton a bu şans verilmemiştir!Akhenaton
öldükten ( M.Ö. 1352 )sonra damadının ve
kızının ve yakın çevresinin taht etkisi hasebiyle bir mezar yapılmıştı!
Putperestler iktidarı yavaş yavaş ele geçirip genç varisleri ortadan kaldırıp
çevrelerini dağıtıp halkı sindirdikten sonra yinede bu inançtan korkan
putperestler Akhenaton’un mezarını önce Tutankhamon mezarına yaptıkları gibi
kendi güneşe tapan sapkın şiir ve resimlerle süsletirler ama buna da tahammül
edemeyip Akhenaton un varlığından korkarak mezarını en sonunda tamamen yıkıp
yok ederek ve tek tanrı inancından dolayı Akhenaton un adını mısır
yıllıklarından ve kayıtlarından silip çıkararak Amarna kentini ve tapınakları
yer yüzünden silerek Tüm belgeleri yakarak tamamen ortadan kaldırıp sonsuza dek
unutturmak isterler!
Ama önem
vermeyip hükümdarların değerli mezarlarının yer aldığı Krallar vadisinden uzak
bir köşeye basit bir memur yada alt kademe insan gibi attıkları Tutankhamon un
manipüle edilmiş mezarından Akhenaton ve tek tanrı inancını her ne kadar
saptırıp onu kafir ilan etmiş olsalar da o mezarı bu şekilde köşeye atmaları
mezar soyguncularından saklamış ve arkeologlar tarafından gün yüzüne
çıkarılarak, Akhenaton Tutankhaaten Ankhesaaten Nefertiti Kiye Smenkhare ..vb
tek tanrıya inanan imanlı insanların isimleri ve inançları herkes tarafından
tüm dünya tarafından öğrenilerek unutulmayacak bir biçimde tarihe
kazınmıştır.Putperestler her zaman olduğu ve olacağı gibi amacına ulşamamış
anca kendilerini kandırıp korkmakla kalmışlardır!
AKHENATON
VE ATON İNANCININ BİNLERCE YILLIK ASİMİLASYON VE MANİPÜLASYONU
Akhenaton
öyle bir inancı yaymıştır ki bu ondan önce gelen ve sonra gelecek olan iman
sahiplerinin karşılaşacağı bir saldırı asimilasyon ve manipülasyonu da
beraberinde getirecektir.Tek tanrı ve putperestlik arasında ilk insanlardan
beri gelen mücadelede putperestler her daim zalim bozguncu yalancı ve sahtekar
olurken Tek tanrıya inananlar ise mazlum bütünleyici dürüst ve adil
oldular!işte bu durum da, putperestler ne yapmış yapıyor yada yapacak olurlarsa
olsunlar kaybetmeye mahkum olduklarını, kazananların ise eninde sonunda imanlı
kalplerin olduğunu ve olacağının kanıtıdır!
İşte tam da
bu Noktada Aton’un Akhenaton ve Nefertiti’yle nasıl resmedildiğine biraz bakmak
gerek. Resimlerde Firavun dikkat çekici şekilde tasvir ediliyor Çocuklarını şefkatle seven bir baba. Dönemin
sanatının bir cilvesi, Akhenaton’un bazı heykelleri, onu, yine sembolik olarak
eril ve dişili kendinde birleştirmiş olduğunu anlatmak için, feminen yönleriyle de gösterince, hasta
olduğu ya da cinsel tercihleri sorgulanmış. Ama ona ait resim ve heykellerin
çok büyük bir çoğunluğunda normal bir insanken, şu anda Kahire Müzesi’nde
olduğu için en çok bilinen heykelinin referans alınması bir bilgi eksikliği
Yahudi inanca göre (yehova) yapılmış bir yorum hatasıdır!
Çünkü Akhenaton heykelini yapanlar amon inancına hizmet ediyordu!Firavunda tanrısallık,tanrının oğlu olma,yetkilisi olma,erel ve dişil özellikleri barındırma (hermafrodit yehova) aslında İslam da rahman ve rahim olarak tek bir tanrının cinsellikle alakası olmayan subuti sıfatlarının amonlarda hristiyanlarda ve Yahudilikte 2 ayrı cinsel kişisel faktör olarak putlaşıp bozulmasıyla ortaya çıkmıştır.Akhenaton un inancı taa o zamanlarda putperest amonlar tarafından bilerek kendi inançlarına uygun hale getirilip manipüle edilerek bozulmuş,bu manipüle edilmiş kalıntıları bulan hristiyan ve Yahudiler de kendi inançlarına uygun olan bu manipüle kalıntıları sahtelikle gelen propagandanın realitesine uygun olarak propagandalarına alet etmişlerdir!
Çünkü Akhenaton heykelini yapanlar amon inancına hizmet ediyordu!Firavunda tanrısallık,tanrının oğlu olma,yetkilisi olma,erel ve dişil özellikleri barındırma (hermafrodit yehova) aslında İslam da rahman ve rahim olarak tek bir tanrının cinsellikle alakası olmayan subuti sıfatlarının amonlarda hristiyanlarda ve Yahudilikte 2 ayrı cinsel kişisel faktör olarak putlaşıp bozulmasıyla ortaya çıkmıştır.Akhenaton un inancı taa o zamanlarda putperest amonlar tarafından bilerek kendi inançlarına uygun hale getirilip manipüle edilerek bozulmuş,bu manipüle edilmiş kalıntıları bulan hristiyan ve Yahudiler de kendi inançlarına uygun olan bu manipüle kalıntıları sahtelikle gelen propagandanın realitesine uygun olarak propagandalarına alet etmişlerdir!
ilk dikkat
etmemiz gereken Aton sözcüğünün kökeni. Hermetik öğretide tek Tanrının adı
Atum. Aton sözcüğüne çok benziyor. İkincisi tek Tanrının İbranicedeki
isimlerinden biri olan Adonai sözcüğü. Üçüncü benzer kavram Suriye’deki tek
Tanrı olan Adonis. Bu islamda Allah tır. Abdest, sünnet, domuz eti, kurban,
secde ve bildiğimiz kuralların çoğu zaten burada. Lakin bu tek tanrı inancı
Kutsal kadim kitaplardan peygamberlerden defalarca öğrendiğimiz ve Akhenaton
ile de iyice emin olduğumuz gibi putperestler tarafından sürekli bozulmuş
manipüle edilmişti.Çünkü bu dünya üzerinde insan formunda ilk ve tek akıllı
zeki hür irade ve arzu sahibi varlık insandır.O bilebileceği her şeyi Tanrı dan
öğrendi!Tek bir tanrıdan!Bu nedenle dünya üzerindeki ilk din tek tanrılı bir
dindi!Bilim ve matematikte de her şey hep ilk ve tek noktadan çıkar ve
yayılır.
Böylece;Tanrı,din,iyi,kötü,sınav,cennet,cehennem,büyü,cin,şeytan,ruh..vb
kavramları insanoğlu öğrendi.İnsanoğlunun yeryüzüne dağılması ile birbiriyle
hiç tanışmamış karşılaşmamış kabile ve topluluklarda bu temel ilkeler farklı
yorumlarda olsa da aynı şekilde vuku buldu!
Bu vuku
buluşta insanlık O tek tanrının zati ve subuti sıfatlarını parçalayıp ayrı ayrı
yorumlayarak maddeleştirdiler!Böylece putperestlik doğdu.Bu aynı zamanda
çağımıza hakim olan materyalizminde temeli oldu!insanlar Tanrı nın özünü ve
dolayısıyla var oluşlarının özünü unuttular!hırs ve egolarına yöneldiler ve
zalim nankör ve bozguncu oldular !
buna karşın bazıları da tek tanrı imanını
samimiyetle sürdürdüler!işte bu mücadele bu dünyada fani sınavı meydana
getirir!iyi ile kötü, idealist ile materyalist, imanlı ile putperest arasındaki
mücadeleyi ! Tek tanrı da insanoğlunu her daim kötülüğe materyalizme ve
putperestliğe karşı uyardı!Putperestler de buna karşı yalan bozgun ve sahtekarlığı
yordam olarak edindi!
mesela Tek tanrı inancını çok tanrıcılığın bir sonucu
göstermek gibi! Böylece putperestliği maddeciliği materyalizmi ve ateizmi
yüceltmeye gerçek göstermeye çalışmak gibi!Bu yeni bir şey değil!İlk insandan
beri bu doğru ve yanlış gerçek ve yalan arasındaki mücadele devam ediyor
insanoğlu için!Ama bu tek tanrı açısından imanlıların kesin zaferi lle çoktan
müjdelendi!putperestler boşa yoruluyor ve tek yaptıkları kendi kuyularını
kazmaktan başkası olmuyor!o tek tanrı Kur an ve Hz. Peygamber ile Allah olarak
varlığını bu ahir zaman hasebiyle iyice perçinledi ve insanlığa son kesin yolu
ve uyarısını gösterdi!Bundan sonra iş insanlıkta !ve seçimlerinin sonucuna
katlanacaklar!
FİRAVUN
TUTANKHAMON (TUTANKHATON)VE KRALİÇE ANKHESEANEMN (ANKHESENPAATEN ) İLE GERÇEĞİN
IŞIĞI
Ankhesenamen,
firavun Akhenaton ve kraliçe Nefertiti’nin (altı kızından) üçüncü kızlarıdır.
Doğumdaki
adı Ankhesenpaaten dir. Yaklaşık 9 yaşında, başka anneden (Kia’dan) olan yarı
kardeşi Tutankhamon ile evlenerek kraliçe olmuştur.
Akhenaton
un zehirlenerek öldürülmesi ile Amon putperestlerinin baskısıyla Kral naibi
Ay’ın etkisiyle ismini de Ankhesenamen olarak değiştirerek firavun ailesinin
Aton dininden döndüğünü göstermek zorunda kalmıştır!İlk evliliğinde en az 2
düşük yaptığını, Tutankhamon’un mezarında bulunan fetüs mumyaları ortaya
koymuştur. Tutankhamon’un ölümünden sonra Hitit kralına yazdığı mektuplar
Hattuşaş da bulunmuştur.
Bu belgelerde korktuğunu söyleyerek kral
Şupililouma’dan kendisine evlenmek üzere bir prens göndermesini istemiştir. Bu
onun inancı konusunda nasıl bir baskı ve tehdit altında olduğunun
kanıtıdır.Keza Hititler o zaman mısır ın azılı düşmanıydı ve Yollanan prensin
yolda öldürüldüğünü Hitit kaynakları anlatmaktadır. Bunu öğrenen Amon sapık
rahiplerinin Genç kraliçenin infaz kararını aldıkları anlaşılmaktadır!Amon
sapığı vezir Ay ile zorla evlenmesi bunun firavun olmasını sağlamak içindir! Bu
evlilikten hemen sonra tarih sahnesinden silinen Ankhesenamen’in adı mumyası ve
mezarı henüz bulunamamıştır.
İnsanlık bu
genç kraliçenin varlığından babası Akhenaton da olduğu gibi Tutankhamon un
manipüle edilmiş mezarının şans eseri bulunması sayesinde haberdar olmuştur!
Peki
Tutankhamon kimdi?
Tutankhamon
üstte bahsettiğimiz gibi Akhenaton un kızıyla evlenmiş ve kral varisi
olmuştu.Akhenaton oğlu olmadığı için yada (tek oğlu tutankhamon olduğu için)
onu diğer eşi nefertiti den olma kızı ile evlendirerek kendinden sonra varisi
ilan etti.Böylece genç kral tahta aday oldu lakin durumu olağan üstüydü varisi
olduğu kral sıra dışıydı ve her şeyi kökünden değiştirme amacında bir büyük
devrimi gerçekleştirme peşindeydi!Bu arzusu Akhenatonun düşmanları tarafından zehirlenerek öldürmesine
kadar gitti ve veraset kurumu gereği Tutankhaton isteksizce tahta çıkarıldı.Onu Tahta
çıkaran putperest amon rahipleri ve devlet adamları sadece bunu geçici olarak
yaptılar !genç kral ve kraliçenin baskıyla eski amon putçuluğuna döndürülmeleri
de onları tatmin etmeyecekti!Ve çok geçmeden çok genç yaşta gelecek olan ölümü
de, Akhenaton gibi, kuşkuludur.
Genç yaştaki ölümünün, tam da Amon karşı devriminin gereklerinin ve isteklerinin karşılanması sonrası ardından gelişi dikkat çekicidir. Böylece veraset kurumu ile gelen kanun ile Tutanhaton tahta çıkarılmış onun baskıyla amon olup adının Tutankhamon olarak değiştirilip zorla Amon a iradesi alındıktan sonra istediklerini resmi anlamda alan amon putçuları bu noktada artık işlerinin kalmadığı,ihtiyaç duymadıkları Tutankhaton u öldürtmüşlerdir!
Genç yaştaki ölümünün, tam da Amon karşı devriminin gereklerinin ve isteklerinin karşılanması sonrası ardından gelişi dikkat çekicidir. Böylece veraset kurumu ile gelen kanun ile Tutanhaton tahta çıkarılmış onun baskıyla amon olup adının Tutankhamon olarak değiştirilip zorla Amon a iradesi alındıktan sonra istediklerini resmi anlamda alan amon putçuları bu noktada artık işlerinin kalmadığı,ihtiyaç duymadıkları Tutankhaton u öldürtmüşlerdir!
Bu bir
tarafa, Firavun’un mezarının Teb’deki Kral mezarlarının dışında, gizlenme
amacıyla kazılmış olması, tarihsel sürecin doğal işlemediğini göstermektedir.
Ancak tarihsel gerçeklerden çok, popüler kültürün ilgisini çeken, gizemli
öykülerdir ve XX. yüzyılın hemen başında Eski Mısır’a duyulan korku,
Tutankhamon aracılığıyla ete kemiğe bürünmüştür. Bu XX. yüzyılın korku
endüstrisinin en önemli başvuru kaynaklarından birisi olarak gözükmektedir
Firavun. 1923 yılında Tutankhamon’un mezarının Lord Carnarvon ve ekibi
tarafından açılışının ardından yaşananlar çok sayıda spekülasyonun konusu olmuştur.
Henüz başlangıçta, Tutankhamon’un cenaze salonunu giriş kapısının üzerindeki
yazı, tüyleri diken diken eder niteliktedir:
“Burada
dinlenen firavunu ebediyeti içinde rahatsız edecek kişiye ölüm kanatlarıyla
dokunacaktır.”
Aslında bu
yazı/uyarı/tehdit/ de hem bir korkunun getirisi olması yanı sıra Tek tanrıcı
Özünü reddettikleri genç Kraldan kendileri hariç herhangi bir zamanda da diğer
herkesin uzak durmasını sağlamak için mezarı önemsiz saklı ve kilitli tutmak
dışında alabilecekleri tek önlemdi!
Akhenaton,
Mısır’ın geleneksel dinini kaldırıp yerine Aton olarak bilinen bir tek güneş
tanrısına tapınmayı getirdiği Putperest Amon büyücüleri tarafından “Sapkın
Firavun” olarak adlandırıldı. Odanın çevresine 4 koruyucu tılsım
yerleştirilmiştir ve bunların birinde de firavunun adı yazılıdır. Odanın kuzey
duvarındaki bir nişte, kapaklı 4 küp Akhenaton’un küçük eşi Kiye’nın iç
organlarının saklanması için konulmuş; fakat üzerlerindeki yazılar silinmiştir.
Mezarın döşemesi üstünde bulunan kil mühür izlerinde Akhenaton’un halefi
Tutankhamon’un adı yazılıdır.
Akhenaton,
kendisi ve ailesi için yaptırdığı mezarda yapılan bütün incelemeler herhangi
bir mumyalama işleminin gerçekleşmediğini göstermektedir.Bu da korku sansür ve
yok edilişin kanıtıdır!
Mezar
yağmacıları ile mücadele ederek bir çok şeyi koparabildiği kadarıyla
engelleyebildiği kadarıyla öğrenebilen insanoğlu mezar soyguncularının gözünden
kaçması ile ilk kez bir firavunun tam mumyası eserleri hazinesi eşyaları ile el
değmemiş mezarını bulmuş oldu!Tabii bunun nedeni mezarını buldukları genç kral
mumyanın istenmeyen bir adam olmasıydı!Bu durum onun mezarındaki yazı resim ve
bilgilerin de çağdaşları olan amon putperestleri tarafından manipüle edilerek
değiştirildiğinin gerçeğini bize göz ardı etmememiz gerektiğini gösterir.
Ama
eşyalar resimler yazılar mumyalama ve tasnif ..vb dönemin kültürü açısından
bize önemli bilgiler verse de bunların inanç ve yorum konusunda doğruluğu
şüphelidir bu açıdan!Bilimsel anlamda bir gerçeği bize göstermez!Yerin altından
eğer zamanında atılmış bir yalan çıktıysa eğer ,bunun yerin altından çıkması ve
çok eski olması onun doğru olduğunu göstermez
bize!Yalancılık,sahtekarlık,politik ve siyasi çıkar ve endişelerle yapılan
karartma manipülasyon propaganda ve sansür insanlık tarihi boyunca her daim
vardı!Bunu bilmek gerekir!Akhenaton un yaşadıkları bunu kanıtlar.
KÜNYE
Tür;Tarih,Bilim,Araştırma
İçerik;Bilimsel,Tarihi,Biyografi
Kaynak;Araştırma
Dönem;Şubat 2018
Güncelleme; Yok