Liseye
başladım.Meslek lisesine.ilk gün.kimseyi tanımıyorum.hiç çalışamadığım liselere
giriş sınavı sonunda iyi bir okulun düşük puanlı bir bölümüne girdim.Hiç
çalışamamam normaldi.neyse artık yeni bir ortam ve yeni bir yaşama
başlıyordum.geçmiş geçmişte kaldı.
1-2 gün öyle mal mal
derslere girdim.herkes benim durumumda olduğundan tedirgindi.Bir arkadaş bulma
ümidiyle cana yakın birini gözüme kestirmek amacıyla etrafı keserken oturduğum
sıraya S… geldi.Tanıştık.adın ne nerede oturuyorsun ailen kim hangi takımlısın
müzik ..vb. derken birbirimizi tanıdıkça ortak noktamızın bayağı çok olduğunu
görmek beni mutlu etmişti.iyi resim çizerdim.3 gündür defterime karaladığım
resimleri gösterdim kuru kafalar,mezarlık,morg,ölü,vampir,uzaylı,robot,savaş
işkence resimleri gösterdim.Hayran olmuştu.onda da ufak bir metal müzik arşivi
vardı.Ben ona resim çizer verirdim. Hoşuna giderdi o da bana metal gruplarının
müzik kasetlerini ,boş kasetlere çekip verirdi.sağlam arkadaştık artık.
Yine bir gün ders
arasında sırada S… a hediye etmek üzere birlikte istediği resmi çizerken H…
adlı çocuk yaptığım çizimi gördü ve çok beğendi.Arda Arda övgüler düzdü ve
çizdiğim resmi S… da ona hediye
etti.Böylece onunla tanıştık.O da metal müzik dinlemekten hoşlanıyordu.ayrıca
gümüş küpe zincir tişört bileklik ..vb. aksesuarlara düşkündü.aramızda
bileklik, zincir,müzik kaseti ve karakalem çizimlerden mütevellit arkadaşlık
üçgeni oluştu.
Kısa süre sonra bu
üçgenin varlığı dikkat çekti.daha önce birbirleriyle tanışmış olan ve çok
sağlam bir arkadaşlık kurmuş olan A… ve C… ile tanıştık.Biraz ukala tiplerdi
ama resimlerimi onlar da beğenmişti.Tanıştıktan sonra onların da ilgi
alanlarının bizimle aynı olduğunu görünce içimdeki benliğime uyarı gönderen o
ses yine konuştu.Dinlemedim.Artık geçmişi geride bırakmıştım.A… ve C… ile
arkadaşlığımızı iyice pekiştiren şey ise sosyal anlamda etkin olmalarıydı.Onlar
kaset,çizim,aksesuar ..vb. olgularını aşmış barlara konserlere takılan böyle
ortamlara sıkça girip çıkan tiplerdi.
ilk başlarda okulun
alışma döneminde derslerin gevşek olmasından dolayı erken biten bir günün
sonrasında, A… ve C… yakın bir barda küçük bir undergrand yerel metal grubunun
mini bir konseri olduğunu ve gitmeyi teklif ettiler.İçeri nasıl gireceğimizi
sorduğumda ‘ben hallederim’ dedi A…Böylece ilk konserimize gitmiştik.çok
eğlenceliydi.Sonra ayda bir ,haftada bir, bazen 2 günde bir böyle takılmaya
başladık.
C… tüm bunların yanı
sıra gizemli olaylarla ,büyülerle,parapsikolojiyle,fallarla,paranormal
varlıklarla ilgili bir hayli ilginç konulardan bahsediyordu.Bunlar benimde
ilgimi çekiyordu ama aynı zamanda rahatsız da ediyordu.Sonunda okula yakın
noktalarda bir kilise ve yanında hristiyan mezarlığının,bir tıp fakültesi ve
kadavrasının ve bir hastane ve morgunun yerlerini söyledi.Benim ilgimi zaten çekmişti
de diğerlerinin ilgisini de bu kadar hızlı çekeceğini tahmin
etmemiştim.Karanlığı geride bırakmıştım.Öyle değimli?geçmiş geçmişte kalmıştı
değil mi?şimdi bu yeni arkadaşlara ve etrafımda oluşmaya başlayan yeni ortamı
ve yaşamı görüp sorguladıkça bunun böyle olduğu konusunda şüphelenmeye
başlamıştım.İçimdeki o uyarıcı seste yine fısıltılara başlamıştı işte.
O gün öğle
paydosundan sonraki ders boştu.C… okulun yanındaki kadavraya gitmeyi teklif
etti,İçeri nasıl gireceğimizi sordum.Arkadan dolaşıp gözden uzak bir duvardan
atlayıp girebileceğimizi söyledi.Gittik duvardan atladık bahçeye girdik.3-5
tane merdivenden sonra kahverengi sağlam bir kapı 2 yanında da beyaz
parmaklıklı büyük pencerelerle karşılaştık.C… kapıyı zorladı .açamadı.O
uğraşırken uzanıp parmaklıkların arasından pencereye baktım.İçerisi loştu ve
kimse görünmüyordu.Biraz ilerde aralarında az mesafe olan yan yana 2 beyaz
kapıyı seçebiliyordum.C… kapıyı zorlamaya devam ediyordu.H… ‘bir şey görüyor
musun diye’ sordu.Ağzımdan ‘Hayır’ sözü çıktıktan hemen sonra görüş açımdaki 2
kapıdan biri açıldı.İçeriden bir sedye uzandı ve kapıda sıkıştığı için manevra
yapmak için durdu.Sedyenin üzerindeki kafası olmayan ,gövdesinin bir bölümü ve
tüm bacakları beyaz bir örtü ile örtülü kireç gibi bembeyaz üzerinde kırmızı lekeler
bulunan cesedi görünce irkildim.Hemen kendime geldim.Kafası olmayan ceset beni
şok etmişti.
Sedye kapıdan geçmek için bir 2 defa manevra yaptı kapının pervazlarına çarptı.Manevranın sert etkisiyle cesedin kolu beyaz örtünün altından dönerek ani ardışık hareketlerle sedyenin kenarından aşağı kayıp sarktı.Kireç beyazı ölü soluk kuru Kolun ritmik sallanışını izlerken yakalanacağımızı söyleyen o iç ses beni uyardı.Görüntüye son kez bakarken diğerlerine ‘biri geliyor’’ diye fısıldadım.C… kapıyı bıraktı.Oradan hızla uzaklaştık.
Sedye kapıdan geçmek için bir 2 defa manevra yaptı kapının pervazlarına çarptı.Manevranın sert etkisiyle cesedin kolu beyaz örtünün altından dönerek ani ardışık hareketlerle sedyenin kenarından aşağı kayıp sarktı.Kireç beyazı ölü soluk kuru Kolun ritmik sallanışını izlerken yakalanacağımızı söyleyen o iç ses beni uyardı.Görüntüye son kez bakarken diğerlerine ‘biri geliyor’’ diye fısıldadım.C… kapıyı bıraktı.Oradan hızla uzaklaştık.
Sonraki günler boş
ders yoktu.Hafta sonu herkes bir yere dağılmıştı.Yeni gelen haftanın boş
derslerini bar ve küçük konserlerde küçük kaçamaklarla geçirdik.Ş… kadavranın sürekli lafını edip gitmeyi teklif
etti.Hiçbirimiz istememiştik gitmeyi.Zaten içeri de girememiştik.Bu nedenle
kimse yanaşmıyordu.C… nin kadavraya gitme ısrarı tuhaf gelmeye başlamıştı.
Sonunda, sonraki
yeni haftanın boş dersinde C… daha kesin bir tavırla kadavraya gitmeyi teklif
etti.Hatta gelmezsek kendisinin tek başına gideceğini söyledi.S… ‘’İçeri
giremiyoruz işte.Neden gideceğiz.ziline basıp kaçmak için mi ‘’ dedi. H…
kahkaha attı. C… daha önce gittiğini kapısının açık olduğunu geçen sefer çok
geç gittiklerini şimdi gidersek açılacağını söyledi.Bunun üzerine hepimiz yakın
arkadaşı A… nın ona ilk desteği vereceğini düşündük ama A… nın aklı hala tüm
hafta dilinden düşürmediği kız lisesinden okulu kırıp takılan ,eteği belinde 3
kez kıvrılıp kalçalarına dek çekilmiş olan bardaki liseli sarışındaydı galiba
ve pek etkisinden çıkamamıştı.Bu yüzden çekimser kalıyordu.Benim ise aklım,
sedyedeki kafası kopuk ,bedeni dikişlerle dolu cesetteydi ve içimdeki o merak
yine kırpıştı,baskın geldi ve ben de kadavraya gitmeyi kabul ettim.S… de
benimle beraber kabul etti.H… ise A… ile pek yakın değildi ve o da gelmeyi
kabul etti.A… hala düşünceliyken ben de ‘aptal bir oğlan gibi aşık olduğunu
söyleme bize sakın yoksa zavallı bir ezik gibi aşka inanmaya mı başladın’
’Gerçekçi ol
hormonlarından kurtul.o kız 30 yaşındaki heriflerle takılıyor.o bardaki herkese
veriyor.Hani birlikte okulu kırıp geldiği kızlardan o iri göğüsleri üzerine
sahte mi gerçek mi diye iddialaştığımız esmer kankasıyla barda tanıştım.Çok
istiyorsan ona söylerim bir ara sana da verir.’
kızdığını
gözlerinden okuyordum.aklından geçen küfürleri bile resmen duyuyordum.’bunu
sende biliyorsun ,o ortamlarda neler olduğunu benden iyi biliyorsun ve bunu çok
kez sende yaşadın.o barda 2 hafta daha takıl o kız seninde altına yatacak
zaten’ hatta ilk kızlara takıldığımızda bana ne demiştin ‘aşk diye bir şey
yok.Aşk aptallar ve kişiliksizler içindir.Bir başkası olmadan tam olamayan, var
olamayan kişiliksizler ve karaktersizler aşka inanan tiplerdir.’’ve cümlemin
devamını A… tamamladı;
‘aşk, sokak aralarında,apartman boşluğunda,otel
odalarında,bir arkadaşın boş evinde,barın tuvaletinde,annesi evde olmayan komşu
kızın odasında,konser salonunun merdivenlerinde yaşanır.’ Hehehe ‘ aşk her daim
belden aşağısında kalmalı hak ettiği yer orası.Hiç bir zaman belden yukarısına
çıkmasına izin verme.Çünkü hayatta başarılı olmak istiyorsan kalbinde aşka ve
mutluluğa değil cesarete ve inanca yer vermelisin.’ Hehehe …gülüşmeler
eşliğinde tartışma bitmişti.5 dk. sonra kadavraya doğru 5 genç yönelmişti ve en
öndekinin ismi A… idi.
Tıp fakültesinin bahçesine
malum yoldan malum biçimde girdik yine ve kadavraya doğru yöneldik.C… kapıya
yöneldi ve zorladı.açılmıyordu.S… ‘hani açıktı medyum bey’ diye C.. e
takıldı.C… de ‘açık demedim açılacak dedim’ diye cevap verdi.Aramızda gidelim
gitmeyelim tartışması başladı ve tam bu esnada kapı açıldı.İçeriden üzerinde
taze kan damlaları olan beyaz bir önlükle kırmızı hırka bulunan ,ince yapılı orta boylu beyaz tenli saçları kumral ve arkadan bağlanmış
kocaman yeşil gözleri olan bir ‘abla’ çıktı ve koyu cırtlak kırmızı ruja
bulanmış ağzıyla‘kimsiniz siz burada ne yapıyorsunuz’ dedi.
Kısa bir şaşkınlık
ve şoktan sonra C… ‘yakındaki meslek lisesinde öğrenciyiz’ dedi ve devam etti;
’Liseden sonra doktor olmayı düşünüyorum da’
Bu arada A.. araya
girdi ve ‘ben cerrah olmayı düşünüyorum ama kütüphanelere gitmekle olmuyor bu
nedenle buraya geldik’ dedi.’abla’ hepimize bir göz gezdirdi ve sonra gözlüğünü
çıkarıp ‘hepiniz mi cerrah olmak
istiyorsunuz’ diye sorarken hafif dişlek olduğunu ve gözlerinin de o kadar
büyük olmadığını gördük ve hep bir ağızdan ‘evet’ dedik. ‘ buraya girmek yasak’
dedi.Biz de ısrarlara başladık.’sadece ortamı merak ettiğimizi,hemen bakıp
çıkacağımızı boş derste geldiğimizi ve yeni derse çok az bir zaman kaldığını
söyleyerek onu yalvar yakar ikna ettik ve içeri girdik.
İçeri girer girmez
yoğun bir formaldehit kokusu eşliğinde önünüzde ince bir koridorun tam
karşısına sırayla dizilmiş 4 beyaz kapı görüyordunuz. Üzerlerinde numaralar yazıyordu.Soldaki 2 kapı
parmaklıklı pencereden bakınca görünen kapılardı ve gözüm kafası kopuk cesedin
çıkarıldığı 2. kapıdaydı.Koridorun uçlarında ise birer kapı vardı.Bunlar geçiş
kapıları olmalıydı yan taraflarında saksı içinde ne olduğunu bilmediğim büyük
yeşil yapraklı bodur ağacımsı bitkiler vardı.
Abla bizi en sondaki
4. kapıya doğru götürdü.Kapısını itip bizi içeri aldı.İçeride bir sürü tıbbi
cerrahi alet edevat vardı.Kimisi açıkta kimisi de dolaplardaydı.Abla aletlerin
ismini ve ne işe yaradığını nasıl kullanıldığını anlatmaya başladı.Özellikle S…
ilgiliydi.H… da hemen ablanın diğer tarafındaydı.A… ise sorular soruyordu.Benim
pek ilgimi çekmemişti bu.S… ve H… nın ilgisini çekmesi doğaldı böyle kesici
delici parlak metalik şeyler hoşlarına giderdi ama benim aklım otopsi yapılmış
cesetlerdeydi ve gruba bakınca C… in ortalıkta görünmediğini anladım .Gruba bir
göz attım bayağı meşgul görünüyorlardı.hemen odadan çıktım.C… i koridorda aradı
gözlerim önce… yoktu …sonra hemen yandaki 3. kapıdan bir ses geldi kapı
aralıktı aradan baktım C… i gördüm bazı dolapları açıyor gözleriyle bir şeyleri
arıyordu.Bir an yanına gitmeyi düşündüm ama aklıma 2. oda geldi. Merakım ağır
bastı ve C… i rahatsız etmeden direk 2. kapıya doğru hızlı adımlarla yönelip
kapısını ittirerek açtım.
Kapıyı açar açmaz
bir şaşkınlık ve şokun etkisiyle bir süre eşikte kalakaldım.Bu şok ve şaşkınlık
hissi tam karşımda duran bir kancaya
asılmış belden aşağısı ve sol eli olmayan bedenin görüntüsüyle hayranlığa
dönüştü.Bir süre hayranlıkla izledikten sonra içeri girmeden kapıdan odanın
içinde bir göz gezdirdim.Dolaplar ve raflar vardı.Bunların içerisinde
üzerlerinde numaralar yazan içi sıvıyla dolu çeşitli ebatlardaki kavanozların
içinde kulaklar ,eller ,parmaklar,organlar,ne olduklarını çözemediğim vücut parçaları..vb.
doluydu.
Gözüm yine belden
aşağısı olmayan cesede ilişti ve ona doğru ilerlemeye başladım.Bir yandan da bu
ilginç odada sağımdaki solumdaki kavanozlarda şişelerde olanlara bakıyordum.En
çok dikkatimi çeken omuz hizasında bir dolabın üzerindeki kavanozun içindeki
sıvıda yüzen mavi renkli bir göz oldu.Ona doğru ilerledim ve sarımsı bir
sıvıyla dolu kavanozun hiçbir köşesine ve tabana değmeden kavanozun ortasında
duran, alt tarafından sinirler sarkan gözün mavi göz bebeğine gözümü dikip
baktım.Gözle göz göze geldik ve gözün irisinde kendi yansımama bakarken tam
arkamda bir gölgenin dikildiğini gördüm.
Hemen arkamı
döndüm.Hiçbir şey yoktu.Tekrar göze dönüp mavi bebeğine baktım bu sefer bir şey
yoktu biraz geri çekilip göze farklı açılardan baktım.Bu arada etrafı da
kolaçan ediyordum bir yandan.Göz kavanozdaki sıvının içinde asılı halde sabit
bir noktaya bakıyordu.Nereye baktığını merak ettim.kafamı çevirdim bir dolabın
açık kapısından görünen ortalama bir kavanozun içindeki sıvıda baş aşağı dikilmiş
halde duran küçük bir fetüs gördüm.Bir fetüse bir göze baktım sonra fetüsün
olduğu kavanoza yaklaşıp ona doğru yüzümü yaklaştırdım.Fasülye şeklinde
,pembemsi ,elleri ve ayakları belirginleşmiş, siyah nokta gibi gözleri ve mavi
damarları belli olan bir et parçası.Dikkatle fetüsü incelerken kavanozun
camındaki yansımamda bu kez sanki birden arkamdan karanlık bir silüetin
geçtiğini gördüm gibi oldum.Yine arkamı hızla döndüm ve bir şey göremedim.Böyle
şeylere alışıktım ve bununla zaman kaybedemezdim. İkisini de bırakıp yarım
bedene doğru ilerledim.
Bedenin kararmış göz
kapakları yarımdı ve içinde beyazlıktan başka bir şey görünmüyordu.Kafası
kazıtılmıştı ve tepesi kesilmiş çepeçevre amatörce atılmış dikişlerle tekrar
geri dikilmişti.Aynı simsiyah amatör dikişler ,gövdenin tam ortasından yukarı
doğru ilerleyip köprücük kemiğine yakın bir yerde 2 ye ayrılıp boynun iki
tarafına doğru Y biçimini alacak şekilde aynen atılmıştı.Beden olabildiğince
soluktu ve kaburga kemikleri sayılıyordu.köprücük kemikleri ve elmacık
kemikleri çok belirgindi.Mavileşmiş damarlar seçilebiliyordu.vücut kılları
halen duruyordu.Kararmış çatlamış hafif aralık dudaklarının arasından birbirine
sıkı sıkıya kenetlenmiş gri-yeşil bir renk almış dişlerinin bir kısmı
görünüyordu.Kopuk bel ve sol bilek bölgesi tamamen kararmış ve içinden birkaç
sinir ve damar sarkıyordu.Bir tek kan damlası yoktu.Otopsi yapılmış yarım
bedeni incelerken aniden arkamda bir enerji hissettim.
Önce olduğum yerde
hafifçe başımı çevirip arkama baktım bir şey yoktu.Sonra bir anda kavanozdaki
gözle yine göz göze geldik.O an şok oldum.Kavanozdaki göz bana doğru dönmüş
bana bakıyordu.Şaşkındım.Kafamda bir çok soru işareti dolanmaya başladı.Tam o
esnada omzumda bir şey hissettim.
Hemen irkilip
kendime geldim kafamı kaldırdım ve C… i karşımda gördüm.Eli omzumda
,bakışlarıyla kavanozda yüzen gözü işret ederek ;‘ne o kesişiyormusunuz’ dedi.
O esnada da
yakasında kocaman bir Atatürk rozeti parlayan, Üzerinde yök arması ve adının
yazdığı bir yama bulunan düğmeleri açık beyaz bir önlük giymiş ellerini
pantolonunun cebine sokmuş kısa boylu tıknaz göbekli beyaz dağınık dökük saçlı ve melül gözlü meymenetsiz götü yere
yakın bir herif kapıda belirdi ve üzerine leş siyahımsı bıyık kondurulmuş pis salyalı
ağzıyla bağırarak ‘ne işiniz var burada .buraya nasıl girdiniz’ diye hönkürmeye
başladı.Ağzından fare leşi gibi pis bir koku yayıldı!
Ben ve C… ağzımızı
açamadık.Bunun üzerine meymenetsiz herif ‘çabuk çıkın lan bu odadan ‘
dedi.Yavaşça kapıya doğru ilerlerken göze baktım ilk pozisyonuna dönmüş direk
karşı noktaya bakıyordu.Acaba yanlış mı gördüm diye aklımdan geçirirken
meymenetsizin ‘çıkın buradan çıkın’ şeklinde böğürmesi eşliğinde bu kez dolaba
doğru baktım ve fetüsün olduğu kavanozun yerinde olmadığını gördüm.
Şaşkın halde odadan
çıkarken koridorda abla ve diğerleriyle karşılaştık.Götü yere yakın kel fodul
melül pis herif ablaya da aynı kabalıkla bağırıp çağırıp fırça attı ve bizi
‘bir daha burada görmeyeyim lan sizi’ diye uyarıp dışarı çıkardı ve bekçiyi
çağırdı ona da aynı kabalıkla fırçayı yapıştırdı ve onu iş başında uyumamasını
yoksa işten attırmakla tehdit Etti.Bekçi ‘akşam akşam başıma bela mısınız siz’
deyip kapıya doğru götürdü ve bahçe kapısını açıp bizi dışarı attı.
Kafam allak
bullaktı.Tek başıma yürüyordum.A… ve H… nin arkamda meymenetsiz fodulu çekiştirdiğini
duyuyordum.A… yanıma yaklaşıp ‘’ne o çıtın çıkmıyor korktun mu götü yere yakın
foduldan’ dedi.Güldüm.Bir süre yürüdük.Okula iyice yaklaşmıştık.A… ‘bardaki
koca göğüslü esmer kızla ne zaman tanıştın lan benim haberim yok’. Dedi.Ben de
‘onu boşver de hani S… ile göğüsleri sahte diye iddiaya girmiştin ya?’ dedim.’
Eeee’ dedi. ‘İddiayı kaybettin’ dedim .’sütyen giymiyor göğüsleri gerçek
çaktırma’ dedim.
‘Seni pislik ‘ dedi
ve saçlarımı bozup karman çorman etmeye başladı.bu hareketini savuşturmaya
çalışırken sağımda tek başına yürüyen ve çantasının içindeki bir şeyi alelacele düzelten C.. i gördüm,çantanın
içinde tuttuğu bir şeyin köşesini farkettim. O sırada göz göze geldik.Gözlerini
kaçırdı hemen o şeyi tekrar geri bıraktı ve çantasının fermuarını hızla
kapattı.
Okulun arka
duvarından kimseye fark ettirmeden atlayıp sınıfa geldik C.. midesinin
bozulduğunu söylemeye başladı.İzin alacağını söyleyip müdür yardımcısının
odasına gitti.Son dersin zili çaldı sınıflara girdik.C… derse gelmemişti.Arka
sıraya A… nın yanına C…in yerine H… oturdu.Benim ise bedenim sırada oturuyordu
ama aklım başka yerlerdeydi ve içimdeki o uyarıcı ses bu kez pek sakin değildi.
KÜNYE
Tür;Yaşam,düşünce
İçerik;olaylar,hisler
Kaynak; Yaşam
Hikayesi
Dönem; Ekim 1996
Güncelleme; Yok